Sportif Direktör ve Teknik Sorumlumuz Aykut Kocaman, 3 Temmuz gününden bu yana yaşananları Fenerbahçe’ye karşı bir organizasyon olarak gördüklerini ve ’Ne öldürme ne de güldürme’ şeklinde özetlenecek bir süründürme politikasının Fenerbahçe’ye uygulandığını söyledi. Kocaman, TFF’nin, 2 gün önce aldığı Şampiyonlar Ligi’nden men kararının gereğini yapmasını ve Fenerbahçe’yi bir alt lige düşürmesi gerektiğini söyledi. Takımdaki tüm oyuncuların temsilcileri olarak burada bulunduklarını söyleyen ve hocalarının görüşüne katıldıklarını ifade eden Volkan Demirel ise "Amatör kümede de oynasa, Fenerbahçe’de kalacağım" dedi. Takımdan gidecek oyuncuların bile Fenerbahçe’nin menfaatleri doğrultusunda ayrılacağını belirten Emre Belözoğlu ise UEFA’nın ciddi bir skandala imza attığını vurguladı.
Sportif Direktör ve Teknik Sorumlumuz Aykut Kocaman ile Takım Kaptanlarımız Emre Belözoğlu ve Volkan Demirel, TFF’nin Fenerbahçemizi Şampiyonlar Ligi’nden men etmesi üzerine, tüm takım olarak aldıklar karar ile ilgili duygu ve düşüncelerini, bugün Fenerbahçe Can Bartu Tesisleri’nde ortaklaşa düzenledikleri bir basın toplantısıyla aktardı. Kaptanlarımızdan Alex de Souza’nın özel işleri nedeniyle katılamadığı tarihi nitelikteki basın toplantısında şu görüşlere yer verildi.
Süründürme politikası uygulanıyor
Söze taraftarlara yaptığı çağrıyla başlayan Aykut Kocaman, "Takımımıza ve Kulübümüze yapılmak istenen unsurlardan biri de süründürme gibi bir durum. Bu durumda taraftarlardan, Fenerbahçe Taraftar Karta çok önem göstermelerini istiyoruz. Bu süründürme döneminde en çok ihtiyaç duyduğumuz şeylerden biri olarak bu duruyor. Bizim için çok önemli. Yaşadığımız ve yaşayacağımız süreçte bu çok önemli. Umarım taraftarlarımız bu ilgiyi gösterir" diye konuştu. Kocaman sözlerine, "Süründürme şu anda yaşanan bir periyot. Sadece bir futbol adamı olarak değil bir insan olarak da bunu görüyoruz. Futbol Federasyonunun birkaç gün önce aldığı karar ki- ben bunu Federasyonun aldığını düşünüyorum, UEFA yan unsur; Fenerbahçeli oyuncuları çok istedikleri ve hayal ettikleri Şampiyonlar Ligi hayalinden mahrum bıraktı. Son derece saçma bir karar. Lafın özü, lafı hiçbir yere götürmeden. TFF’nin aynı şekilde gereğini yapmasını istiyoruz. Şampiyonlar Ligi’nde değilsek niye Süper Lig’deyiz? Süper Lig’deysek niye Şampiyonlar Ligi’nde değiliz? Bu çok net bir soru. TFF bunun gereğini çok net bir şekilde yapmalı. Eğer hala bir konuda bir yaptırım uygulanmayacaksa, bu açıkçası bir süründürme oluyor ve başka bir şey anlatmıyor. Biz bu oyunun içinde bir piyon gibi gözüküyoruz. Ben ve oyuncularım, tüm Fenerbahçeliler, herkes bunu nereye kadar götüreceğimiz konusunda bilgi sahibi değiliz. Acı çektiğimiz bir gerçek. Dalga geçer gibi bir süreç sürüyor. Bu sürecin sonlandırılması en büyük dileğimiz. Umarım sonuçlandırır ve bu süründürme dönemi sona erer" diye devam etti.
Bizim böyle bir jeste ihtiyacımız yok
TFF Başkanı’nın, Beşiktaş’ın kazandığı Türkiye Kupasını iade etmesinden çok olumlu etkilendiğinin hatırlatılması üzerine Aykut Kocaman, "Futbol Federasyonunun bu sözleri baştan aşağıya şaka gibi bir söylem. Biz tüm rakiplerimizi yendik ve hak ettik ve dolayısıyla böyle bir jeste gerek yok. Şampiyonlar Ligi’ne gidemememiz baştan aşağıya onur kırıcıdır. Bu işin başka bir boyutu tüm rakiplerimizi iyi işler yaparak, doğru işler yaparak yendik Sahada kazandığımızın masa başında elimizden alınması sadece bizim için değil Türk Futbolu için de acı verici" diye konuştu.
Fenerbahçe üzerinde bir plan var
Alt lig taleplerinin nasıl devreye gireceği sorulduğunda ise Kocaman, "Bunun nasıl devreye gireceği konusunda çok bir bilgimiz yok. TFF mademki bizi Şampiyonlar Ligi’ne göndermedi, bir şeyler var, bunu da uygulamaya soksunlar. Bunun dışında nasıl bir şey yapılabilir? Bizim çok açık bir isteğimiz var. Fenerbahçe ailesini oluşturan insanlar taraftarlarımızın çoğu bunu istiyor. Fenerbahçe üzerine bir plan var ve adım adım uygulanıyor. Biz artık bu planın ve süründürmenin bitmesini istiyoruz. Bu uzun zamandır sürdürülen bir organizasyon. Şampiyonlar Ligi’nin son ana bırakılması da organize bir olay, bizim devam etmememiz için. Bu bir oyun ve biz piyonlarız sadece. Feryadımızı ve isyanlarımızı yetkili mercilere iletiyoruz. Bu yetkili mercilerden de kim ne anlam alırsa alsın. Biz bunun sonlandırılmasını istiyoruz" dedi.
Durumdan yararlanmak isteyen kulüpler var
Durumdan yaralanmaya çalışan kulüplerin bulunduğunun bir gerçek olduğunu söyleyen Aykut Kocaman, "Bu kulüplerin çok net bir şekilde, Fenerbahçe’nin gücünün eksilmesinden ve tırpanlamasından hoşnut oldukları gerçek. Çok net söylüyorum: Federasyondaki bağlantılarıyla bunu gerçekleştirmek istiyorlar. Futbolun içinden gelen insanlar futbolu yönetemiyor. Bir basketbolcu gelip futbolu yönetiyor" diye konuştu.
İnandırıcı gelmiyor
Aykut Kocaman, Trabzonspor Başkanı Sadri Şener’in, bir başkasının üzüntüsünden sevinç yaşayamayacakları yolundaki açıklamaları ve yıllar önce kendisinin Trabzonspor hakkında centilmenlik örneği olarak kayıtlara geçen açıklamalarının hatırlatılması üzerine, "Her insanın kendisine ait bir doğası ve düşünce yapısı var. Reaksiyonlar farklıdır. Trabzonspor Başkanı’nın bugüne kadarki bir birinden farklı demeçlerini görünce, bu bana çok samimi gelmedi Ama diğer taraftan oyuncu ve teknik ekiplerinin düşüncelerini bilmiyorum" diye konuştu.
Organizasyon Fenerbahçe için kurulmuş BJK ve TS yan unsur
Süründürmeyi, "Ne öldürüyorlar ne de güldürüyorlar ortala bırakıyorlar" şeklinde açıklayan Aykut Kocaman, "3-4 ay sonra ne olacağı da belli değil. Organizasyona bakıldığı zaman sadece Fenerbahçe üzerine kurulmuş olduğu görülüyor. Beşiktaş ve Trabzonspor yan unsur. Bu organizasyonun içinde diğer yan sayfalardalar. Sadri Şener’in yurtdışı yasağı anında kaldırıldı. Fenerbahçe ise içinde tutuluyor gibi. Biz tüm bunların dışında ayakta kaldığımız zaman 3-4 ay sonra küme düşme verilecek. Zaten haftalar önce bugünkü şeyler söyleniyordu" diye konuştu.
Sahaya bakınca tek somut örnek yok
Alt lige düşürülme talebinin şikeyi kabul etmek anlamına gelmediğini söyleyen Aykut Kocaman, "Şike tespit edilseydi bunları konuşmanın anlamı yoktu zaten. Biz yüzsüz insanlar değiliz. Allah yazdıysa bozulsun eğer şike varsa, bizim burada oturmamızın da anlamı yok. Biz böyle bir şeyin olmadığını düşünüyoruz. Futbol sahasından bakınca bir tane somut örnek, futbolun doğal akışına uygun olmayan bir örnek verin. Bence tek örnek, 90+3’te Karabük kalecisinin bizim kalemiz önünde gol aramasıydı.Bir tek somut örnek budur. Düşünün Karabük’ün düşme tehlikesi yok, 1 puana ihtiyacı yok. Amacımız kimseyi suçlamak değil. Bir fotoğraf çekilecekse bu fotoğrafın içindeki gerçek kareleri ortaya koymaya çalışıyoruz. Kademe kademe gidecekler. Şartlar böyle sürdükçe, bu çocuklar sahada kazanmaya devam ettikçe ve değişiklik olmadıkça bu durum böyle devam edecek" diye konuştu.
Kulübün yaşaması gerekiyor
Aykut Kocaman, "Bu süreç öyle veya böyle sona ermeli. Herkes kaybediyor. Kayıplar kimin umurunda bilmiyorum. Uzun zaman sonra fiili bir karar verilmiştir. Bu kararın arkasından gidilmelidir. Bizlerin artık süründürülmemesi gerekiyor. TFF acilen bir karar vermelidir" dedikten sonra, Lugano ile ilgili olarak, "Bugünkü gelişme, Volkan da Emre de buna uygun şeyler söyledi. Hiçbir oyuncumuzun ayrılmasını istemiyoruz. Oyuncularımız ayrılma niyetinde değil. Ama bir başka gerçek de kulübün yaşaması gerekiyor. Lugano’nun transferi de gerçekleşirse kulübün yaşaması için gerçekleşecektir" dedi.
Sonuna kadar savaşın içindeyim
Oyuncularının düşünce ve davranışlarının gurur verici olduğunu belirten ve "Çok önemli ve gururlu bir davranış. Kulübün oyunculardan böyle bir şey bekleme lüksü yoktu. Kulüp, böyle düşünen oyuncuları çoğaltmalı ama gerekenleri de yerine getirmeli" diyen Aykut Kocaman, kendi kararı hakkında ise "Benim için bir karar verme durumu söz konusuydu. Ben kararımı vermiştim. Ancak bu dönem, akıl ve mantıkla alınan kararlardan ziyade, duyguların ağırlık kazandığı bir dönem. O nedenle kararım da bu savaşın içinde yer alabildiğim kadar yer almak" diyerek sözlerini tamamladı.
Volkan: Ne olursa olsun buradayız
Volkan Demirel ise, "Gerçekten sürünme dönemindeyiz ama bu dönemi de takım olarak en dik ve en gururlu şekilde atlatacağımıza inanıyorum. Buradan da en güçlü şekilde çıkacağımızı biliyoruz. Bizim burada olmamız tüm takımın burada olmasıdır. Biz ne düşünüyorsak takım da aynı düşünüyordur. Dün arkadaşların ben, Alex ve Emre’nin çabalarıyla buraya toplanmasından sonra, herkesin yüzü aslında her şeyi gösteriyordu. Geçen sene neler yaptığımız, 18’de 17 herkesin gözünün önünde oldu. Türkiye’de futboldan anlayan çoktur. 40 milyon kişiden 80 milyon göz yapar. Bunlar gerçekleri gördü. Tüm futbolcular konuştuk. Bizim hakkımız olan Şampiyonlar Ligi’ni üstünlük kurduğumuz rakiplerimize veriyorsanız, bizi Süper Lig’de de oynatmayın ve Bank Asya’ya yollayın diyoruz. 50-60 gündür geceleri uyuyamıyoruz. Maçların bir an önce başlamasını istiyoruz. İster Bank Asya’da, ister Süper Lig’de, isterse amatör ligde başlasın. Çok bilmiş gazetelerde benim Fnerbahçe’den ayrılacağım yönünde haberler çıktı. Amatör kümeye de gitsek ben buradayım. Hocamız daha iyi bilir. Tüm takımın düşüncesii Fenerbahçe için önümüzdeki sezon ne olursa olsun biz buradayız" diye konuştu.
Keşke kuvvetli bir takım çıksaydı da bizi yenseydi
"Bu sene bizim eze eze kazandığımız ve hakkımız olan şampiyonluk var ve oraya gitmesi gereken bizdik. Aynı şekilde diğer takımdan da ismi geçen şahıslar var. Bunlar kafamızdaki soru işaretleri. Biz hakkımızın yendiğini düşünüyoruz. Öyle olmasa biz bu kadar rahat konuşamazdık" diyen Volkan Demirel, "Keşke bizden kuvvetli bir takım çıksaydı, bizi yenseydi de ve şampiyon olamasaydık ve de bunları yaşamasaydık" diye konuştu.
1 değil 35 milyon olsun
Volkan Demirel de Aykut Kocaman’ın basın toplantısının başında taraftarlara yaptığı çağrıyı tekrarlayarak, "Taraftarlarımızın 1 milyon kart kampanyasına katkı sağlamasını bekliyoruz. 1 olur, 2 olur 35 milyon olur. Bu kampanyaya değer versinler. Bizim takımımızın buna ihtiyacı var" diyerek sözlerini tamamladı.
Emre: Futbolcular olarak birlik oluşturduk
Alex’in toplantıda olmamasının nedeninin özel sebepler olduğunu açıklayan Emre Belözoğlu ise, "Biz bir takım görüntüsü için burada olduk. Burada Gökay da Mert de olabilirdi. Alex, ben ve Volkan’ın arkadaşları toplaması sonucunda 3-5 saatlik çok güzel bir toplantı yapıldı. Yöneticilerimiz ve teknik ekip de buna katıldı. Camiamızın bunu hak etmediğini, mükemmel bir duruş gösterdiğini biliyoruz. Ama dünkü görüntüden sonra mutlu olduk. Kulübümüzün menfaati adına yabancısı Türk’ü ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Ayrılmak isteyenler de Fenerbahçe’nin menfaatleri doğrultusunda ayrılmak ister. Fenerbahçe nerede oynarsa oynasın, bu birlik ve beraberliği göstereceğiz. Geçen sene yaşadığımız şampiyonluk anamızın ak sütü gibi helal. Biz hep aynı duruşu sergiledik. Futbolcular olarak bir birlik oluşturduk ve verilecek karara razıyız. Bizler elimizden geldiğince tüm taraftarımızın olduğu gibi birlikte olacağız" dedi.
UEFA’nın kararı skandaldır
"Bizler vicdanen böyle olayların içinde olmadığımızı bildiğimizden kimseye bir cevap vermek zorunda değiliz. Tarafsız bakanlar, bizim bu şampiyonluğumuzun anamızın ak sütü gibi helal olduğunu bilirler" diyen Emre, kamuoyuna çok sayıda gerçek dışı haber yayıldığını ve bilgi kirliliği yaşandığını belirttikten sonra UEFA’ya eleştirilerde bulundu. Emre Belözoğlu, "Burada UEFA’nın ciddi bir skandalı var. Beni de zamanında ırkçılıkla suçlamaya çalıştılar. Yobo’ya karşı bir hareketim olduğunu söylediler. Bir Türk’sen ortaya bir suçlu çıkarmaya çalışıyorlar. Bu durumda güçlü değilsen, ülke olarak, lobi olarak ezilen siz oluyorsunuz. Ben bunu yaşarken sadece ülkemden sahip çıktılar bana. UEFA’nın verdiği karar skandaldır. Fenerbahçe’ye değil de Milan ve Juventus’a bunu uygulayabilirler miydi? UEFA’nın verdiği karar, gerçeğin ötesinde bir senaryodur. Bunu herkes bilmelidir. Biz Türk olduğumuz için bu karar UEFA’da alınmıştır" diye konuştu.
