Profesyonel Futbol Takımımızın kaptanı Volkan Demirel, elinden geldiği sürece Fenerbahçe’nin başarısı için ter dökeceğini belirtti ve “Benim için öncelik her zaman Fenerbahçe’dir” dedi.

Yeni sezon hazırlıklarını İsviçre’nin Lozan kentinde sürdüren Profesyonel Futbol Takımımızda Kaptan Volkan, sabah saatlerinde gerçekleştirilen antrenmanın ardından basının önüne çıktı. Öncelikle kamp sürecini değerlendiren oyuncumuz, ardından imzalanan yeni sözleşmeyle ilgili değerlendirmeler yaptı ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

İlk olarak kampı değerlendiren Volkan, “Öncelikle sizlere, futbolcu arkadaşlarıma bütün kulüplere kazasız belasız hayırlı bir sezon diliyorum. Sadece futbol için değil, inşallah ülkemiz için de en hayırlı şekilde güzel bir döneme gireriz. Herkesi selamlıyorum” dedi.

İmzalanan yeni sözleşmeyle ilgili konuşan Volkan, “Takım olarak kampın ilk günü, benim de takımla bugün 3. günüm. Takım içindeydim ama bir anlaşma süresi vardı. Uzun bir süreç geçti. Hem benim hem de kulübümün doğruları doğrultusunda en doğru kararı vermek adına herhangi bir sıkıntı olmadan diyalog içerisinde bu zaman geçmişti ve sonunda da hayırlısıyla anlaşma sağlandı. Kulübüme, Başkanıma, Yöneticilerime, hocama ve Damien’a çok teşekkür ediyorum. Bana verdikleri değer ve anlam çok güzeldi. Zaten Fenerbahçe’nin benim için ne ifade ettiğini anlatmama gerek yok. Benim için öncelik her zaman Fenerbahçe’dir. Sözleşmeyi de bu şekilde noktaladık” değerlendirmesini yaptı.

Sözleşmenin detaylarıyla ilgili sorulan soruyu ise Volkan, “Sene veya rakamla alakalı konuşmak istemiyorum. İyi olduğum sürece burada olacağımı biliyorum. Vücudum el verdiği sürece bu formayı giymek istediğimi her zaman söyledim. Zaten bazı şeyleri yapamadığım zaman, bir şeyler veremediğim zaman yük olmaya çalışmam. Daha önce de böyle olmuştur, bundan sonra da böyle olacaktır. Yük olmayı hiçbir yerde hiçbir zaman sevmem. Yük olduğumu hissedersem sözleşmem olsa da sonlandırırım. Bu benim için önemli değildir. Sözleşme uzunluğu, rakamlar tamamen kulüple benim aramda olan şeyler. Kulübüm isterse açıklayabiliriz” şeklinde cevapladı.

Yeni teknik direktörümüz Phillip Cocu’yla ilk günden beri çok iyi diyalogları olduğunu belirten Volkan, “O da son hazırlık maçının ardından verdiği demeçte sağ olsun övdü. Sizlerin aracılığıyla ona bir kez daha teşekkür ediyorum. Yeni bir hoca, o bizi biz de onu tanımıyoruz. Kamp süresinde birbirimizi daha iyi anlama ve tanıma açısından güzel bir ortam var. Umuyorum en kısa zamanda birbirimizi tanırız ve istekleri doğrultusunda yolumuza devam ederiz. Hocayla; geçmiş ve gelecekle ilgili konuşmalarım oldu ama yazılanlar gibi değil. Yazılanların çoğunu okudum ve yorumları da kendimce değerlendirdim; yazılanlar gerçeği yansıtmıyor. Bir şeyi açıklama gereği duyarsam kendim ifade ederim” şeklinde konuştu.

Yeni transferimiz genç kaleci Berke Özer’le ilgili değerlendirme yapan ve temennilerde bulunan kaptan Volkan, “Ben onda kendimi görüyorum. İnşallah benim gibi uzun yıllar Fenerbahçe’ye hizmet eder. Çok genç. Önünde çok zaman var. Ben onun yaşında açıkçası top tutmayı bilmiyordum. Kendi imkanlarımızla bir şeyler yapmaya çalışıyorduk. Fenerbahçe’ye geldiğimde profesyonel anlamda kalecilik antrenmanı yapmaya başladım. Onun öncesinde bir ağabeyim, hocam vardı ve onunla birlikte çalışıyordum.  Bu denli profesyonelce çalışmam olmamıştı. Şu anki gelişim süresi benim yaşadığım zamanlara göre daha ileride. Tabii ki belli bir altyapısı var ki buraya geldi. Ben ve arkadaşlarım ona en iyi şekilde yardımcı olacağız. İnşallah Fenerbahçe kalesi, gelenek ve görenektir. İnşallah bu geleneği Berk’le beraber devam ettiririz” ifadelerine değindi.

Dünya Kupası’nın kaleci performanslarını da değerlendiren Volkan, “Şunu yapsaymışım olmuyor. Yaşımızı aldık, gidiyoruz. Bu saatten sonra öğrenebileceğim bir şey yok. Courtois, İngiltere kalecisi… Bunlar tabii ki bilinen kaleciler ama bu turnuvada ön plana çıktılar. Bir kalecinin performansını takım arkadaşları belirliyor. Defans ne kadar iyiyse kaleci performansı da o kadar iyi olur. Örneğin De Gea çok iyi bir kaleci. İspanya’nın turnuvadaki performansından dolayı kaleye gelen 5 pozisyon gol oldu. Bunun yükü De Gea’ya kalmaz ama öyle yansıtılıyor. Kalecinin felsefesi, durumu budur. O yüzden ne De Gea 5 pozisyonda gol yedi diye kötü kaleci olacak ne de Everton’un kalecisi İngiltere kalesinde yıldızlaşıyor ama ne de o bu performansından dolayı Dünya Kupası’nın 1 numarası olacak. Uzun zamana yayılan bir durum. 16-17 senedir burada kalecilik yapıyorum ve hiçbir zaman çok iyiyim ya da çok kötüyüm demedim. Yorumlarla, görüşlerle bir sürü şey söylendi. Buna saygı duyuyorum ama bana da saygı gösterilmesi gerekiyor. Ben 16-17 senedir bu takımın kaleciliğini yapıyorum. Önemli bir süre. Örnek olarak Buffon’u gösterebilirdik, o da son imza da Paris’e gitti. Ben elimden geldiği sürece burada oynamaya devam edeceğim ve emin olun ki; son imzamın noktasını burada jübileyle koyarak tribündeki yerimi alacağım ve daha sonra imkanlar doğrultusunda Kulübüme geri döneceğim.

Son olarak taraftarlarımızın yoğun ilgisiyle ilgili konuşan deneyimli kaleci, “Olması gereken bu. Her zaman yanımızda olmaları gerekiyor. Biz de heyecanlanıyoruz. Uzun zamandır dolu tribünlere oynamıyorduk. İnşallah onların da maçlara gelmesiyle performansımıza yansıyacak ve takımın daha yukarılara çıkacağını düşünüyorum. Her zaman onların desteğiyle daha güçlüyüz. Onların olmadığı zamanki durumumuzla onların olduğu zamanki durumlarımız geçmişe bakınca ortaya çıkacaktır. Onların yanımızda olmaları, destek vermeleri bizim için çok büyük bir güç olacaktır” diyerek sözlerini tamamladı.