Volkan Demirel Logo
12ŞUBAT 2009
“Şampiyonluğu Ve Kupayı Taraftarımıza Hediye Ederiz”

“Şampiyonluğu Ve Kupayı Taraftarımıza Hediye Ederiz”

Oyuncularımızdan Selçuk Şahin, Fenerbahçe Gazetesi'nin 62. sayısına verdiği röportajda, bu yıl şampiyonluğu ve Türkiye Kupası'nın taraftarlarımıza hediye edeceklerini söyledi.

Selçuk Şahin'in Fenerbahçe Gazetesi'nde yayınlanan röportajının tam metni şöyle:

Bir futbolcu için Fenerbahçe gibi bir takımın ası olup, aynı zamanda da  Milli formayı giymek, ne kadar büyük bir "şans "ise,  en verimli döneminde " Bel fıtığı" olup, ameliyat masasına yatmak da o kadar büyük "talihsizliktir" aslında!..
1981 yılı Tunceli doğumlu futbolcumuz Selçuk Şahin, yaşamının 28 yıllık kısacık sayılacak bölümünde, bu iki olguyu birlikte yaşamış!.. Silifkespor, Hatayspor ve İstanbulspor derken bir anda kendisini Fenerbahçe gibi büyük bir camianın içinde bulmuş..Ardından önce Ümit, sonra da A Milli takımının Ay-yıldızlı  formasını giymiş!.. Buraya kadar olanı bir futbolcuya "hayal ötesini" yaşatan  "şanslı günler" ..
Bir de dayanıklılık,  güçlü fizik ve mücadeleye dayanan  futbol gibi bir sporu yapan gencin uğrayabileceği en "talihsiz" sakatlık ; Bel fıtığı !..Önünde birçok örnek vardı Selçuk Şahin'in…Bu sakatlığa uğrayan  çoğu genç, ya profesyonel futbolu bırakıyor, ya da  geçirdiği ameliyat sonrası ancak "sağlıklı yaşam için" spor yapabiliyordu!..
Fiziksel ve de moralman yıkılmıştı ama geçirdiği iki zorlu ameliyattan sonra tekrar futbola döndü..Unutulduğu sanılan günlerin ardından adeta "yeniden doğup" bu günlere geldi..
Sohbetimize geride kalan o acı günleri anımsayıp, "bir daha yaşanmaması" temennisiyle başladık..

"Futbolun benim hayatımda çok önemli
yeri var"

Bel fıtığından ameliyat oldun. Herkes futbol hayatı bitti dedi. Ama sen futbola daha güçlü olarak döndün.  Sakatlık döneminde yaşadıklarını anlatır mısın? Şu an sorun varmı?
 "Futbolcu açısında sakatlık en kötü şeydir, hiçbir futbolcu sakatlanmayı istemez. Küçük sakatlıklarda insanın morali bozulurken, ben bir sporcunun yaşayacağı en kötü şey olan bel fıtığı sakatlığını yaşadım. Bel fıtığı olan ya futbolu bırakıyor ya da oyun içinde riske girmek istemiyor.
Çok zor günlerdi. Fiziksel olarak çektiğim sıkıntılardan da ötesi, psikolojik olarak çok daha fazla yıkılmıştım. Ama benim için futbolun hayatımda çok önemli yeri  olduğundan, her şeyi göze alarak iki defa ameliyat oldum ve tekrar sahalara döndüm..
İnanın, o kötü zamanları atlatıp, sonra da bu güzel günleri yaşamak çok güzel. Şu an ayağımda bir çekme vardı ama çekilen MR'da önemli olmadığı anlaşıldı.."  

"Galatasaray maçında attığım gol çok özeldi"

Bu sezon derbi maçlarında ezeli rakiplere attığın çok önemli ve güzel gollerle gündeme geldin. Bu özel bir çalışma sonucu mu yoksa tesadüf mü ?..

"Dünya futbolunda, atılan gollerin yüzde 70'i duran toplardan geliyor. Biz de, tabii ki takım arkadaşlarımla önceden çalışıyoruz. Bazı sistemler hazırlıyoruz.. Bana da iki derbi maçında denk geldi ve onları da gole çevirdim.
Benim için en önemli şey  özellikle Galatasaray maçlarında oynamak ve de gol atmak... Galatasaray'a gol attığım zaman çok daha mutlu oluyorum. Son oynadığımız maçta attığım gol çok özeldi. .Çünkü herkesin kabul ettiği bir gerçek var;
o da 'Galatasaray'a gol atanın gerçek Fenerli olması!..'. Bunu defalarca yaşamak isterim. Zira bu çok güzel ve farklı bir duygu !..
Ancak son zamanlarda  rakip takımın futbolcuları beni kontrol altına alma çabasında olsa da, daha fazla çalışarak kafa toplarından sonuç almak istiyorum.."

"Şampiyonluğu ve Türkiye Kupası'nı taraftarlarımıza hediye edeceğiz"

Taraftarlarımız seni çok seviyor, onlara söylemek istediğin veya bir mesajın var mı?

"Fenerbahçe taraftarları çok özel, onlara ne söyleyebilirim ki!... Sahada mücadele eden, ter döken her futbolcuyu, iyi ya da kötü gününde  desteklemeleri lazım,. Birine moral verirsen ondan daha fazla verim alırsın. Taraftarımızın büyük desteği ve bitmek bilmeyen coşkulu tezahüratlarıyla, sezon sonunda inşallah şampiyonluğu ve Türkiye Kupasını onlara hediye ederiz…"

"Futbolu Fenerbahçe'de bırakmak istiyorum"

Fenerbahçe' de kalmak istediğini söyledin, burada mutlu musun? imza atacak mısın?

"Bu konuyla ilgili görüşmelerimiz devam ediyor. Fenerbahçe'de kalmak istiyorum ben de imza atmayı istiyorum, kulübüm de istiyor.. Futbola Fenerbahçe'de devam edip, burada da bırakmak istiyorum. Çünkü Fenerbahçe çok büyük bir camia ve burada anılmak çok güzel.."

"Maç atmosferi antrenmandan daha farklı"

Evvelden tek pas oynamadığından çok top kaptırıyordun ve de tepkiler oluşuyordu.
Şimdi ise bundan vazgeçtin ve takımın değişmezi oldun. Bu nasıl oldu?

En fazla topla buluşan oyuncu olduğumdan, oynadığım mevki çok kritik bir bölge..Adeta sıfır hata ve  garanti paslarla oynamak zorundayım.. Ama bu nedenle de iki-üç pas hatası yaptığında direk göze batıyorsun..
Ancak şurasını unutmamak lazım ki, geçen sene eleştirildiğim zamanlarda, bir devamlılık yoktu.. Sürekli oynamadığın zaman, hata yapmak daha fazla oluyordu.. Ama bu sezon hocamız sürekli oynatınca, ister istemez bir form tutuyorsunuz. Ben de o formu yakaladığıma inanıyorum.. Saha içinde nasıl davranacağımı da daha iyi algılıyorum.. Gerçek şu ki, antrenmanda ne kadar çalışırsan çalış, maç atmosferi çok daha  farklı oluyor.."  

"Kısmet olursa 200. lig maçında da forma giymek isterim"

Son oynadığımız Gaziantep maçıyla Fenerbahçe forması altında  100. maçına çıktın  ve sen de "Dalya!.." dedin, bu nasıl bir duygu?

"Fenerbahçe forması altında 100. lig maçına çıkarak 'Dalya' demek çok güzel ve  mutluluk verici. Kısmet olursa böyle büyük bir kulüpte 200. lig maçına da çıkmak isterim"

Orta saha dışında bir yerde oynaman gerekse hangi mevkii seçerdin?

" Stoper oynamayı tercih ederdim.. Çünkü oyun içinde kendimi çok rahat hissedeceğim bir bölge orası.. Daha faydalı olacağıma inanıyorum şahsen."

Erken bir soru ama futbolu bırakınca teknik direktörlük düşünür müsün ?

"Evet söylediğiniz gibi futbolu bırakmak için çok erken... Eğer bir gün futbolu bırakırsam tekrar futbolun içinde kalacağıma inanıyorum.. Ama bu hemen olmayacak ve bir müddet kendimi dinlendireceğim ve daha sonra karar vereceğim.."

Takım içinde daha iyi anlaştığın ya da tabiri caizse kankan kim?

"Takım arkadaşlarımın hepsi ile  aram iyi ama Volkan Demirel'le çok daha iyi anlaşıyoruz. Tabii bir de beraber 'Dalya!..'  dedik onunla !.."

Hocanla aran nasıl?

"Ben hocamızı çok seviyorum… Sanırım o da beni seviyor.."

BASIN FOTOĞRAFI

BASIN FOTOĞRAFI

BASIN FOTOĞRAFI


PAYLAŞ